YÖKDİL ve YDS gibi sınavlara hazırlık programlarının başına kamp sözcüğünü eklemek pek moda oldu. Öyle ki öğrenciler artık bizimle iletişim kurduklarında kamp programınız var mı diye soruyorlar. Oysa esir, izci ya da maceraperest bir doğa gezgini değilseniz kampta da bir işiniz olmaması lazım. Bir dil sınavına hazırlanmak için kamp kelimesini neden bu kadar sık kullandığımız konusuna biraz eğilmemiz gerekiyor. Zira bu sorunu çözdüğümüzde neden sınava giren adayların %80’inden fazlası istediği puanı alamadığını da anlamış oluruz.
Kamp Kelimesinin Büyüsü
Kamp kelimesi zihnimizde disiplin ve yoğun çalışma gibi kavramları uyandırıyor. Adında kamp geçen bir eğitimin de bizi bu şekilde başarıya götüreceğine inanıyoruz ya da inanmak istiyoruz. Oysa gerçek apaçık ortada. Sınava az zaman kalmış. Sınava hazırlanmak için gereken optimum zamana sahip değiliz. O zaman normal şartlarda çalışması gerekenden iki ya da üç katı bir yoğunlukta çalışırsa yani kendini kampa alırsa bu sınavdan geçebilirim diye düşünüyor öğrenci. Şimdi ona gereken kendi düşüncesini onaylatacağı bir kurum bulmak. Buna bilimde doğrulama önyargısı (confirmation bias) deniyor. Yani bilimsel ve makul olana değil o anki inancına paralel olana inanma eğiliminde oluyor öğrenciler. Öğrenci ister de sektör durur mu, buyurun YÖKDİL YDS kampına.
YÖKDİL Kampı Ne Kadar Mantıklı?
Dil öğrenme süreci bilimsel olarak tanımlanmış ve artık pek de tartışılan bir süreç değil. Elbette yeni bulgulara paralel olarak yeni yaklaşımlar ortaya çıkıyor. Ancak nasıl ki depremin neden olduğunu, güneşin nasıl tutulduğunu, denizlerin hangi sebeple bir kabarıp bir çekildiğini net olarak biliyorsak dilin nasıl öğrenildiğini de biliyoruz. YDS ve YÖKDİL’e bir iki aylık bir sürede hazırlanıp anlamlı bir skor alınamayacağını da biliyoruz. Bu sınavların format olarak basit olmasının (çoktan seçmeli) içerik olarak da basit olduğu anlamına gelmediğini de biliyoruz. Birtakım garip taktiklerle hazırlanarak hiç İngilizce bilmeden geçerli bir skor alınamayacağını da biliyoruz. Peki biz bu eğitimleri neden veriyoruz? Yanıt basit. Siz istiyorsunuz. Dil öğrenmek için gereken zamanı harcamak istemiyorsunuz. Bu zamanı harcamadan sınavdan geçmek istiyorsunuz. Biz de sizi kırmıyoruz. Böylece sınavlardan bir süre önce kamp programlarına katılıp sınavı geçemiyor ve suçu kendinize, İngilizceye ya da sınavın kendisine bölüştürerek hayatınıza devam ediyorsunuz.
Peki Ne Yapmak Lazım?
Biz YÖKDİL’e neden giriyoruz? Yüksek lisans ya da doktora yapmak için değil mi? Öğretim görevlisi olmak için değil mi? Yani bilim yapmak için. O zaman sınava da bilimsel olarak hazırlanın. İngilizce seviyenizi ölçün. Çıkan sonuca göre B2 seviyeye olan uzaklığınızı belirleyin. O seviyeye gelene kadar geçmesi gereken süreyi çalışarak geçirin. YÖKDİL ve YDS eğitimi elbette alın ancak bu eğitimi İngilizce seviyeleri ve puan hedefleri birbirinden tamamen farklı büyük gruplar içinde almayın. Seviye ve hedefinize uygun bir program izleyin. Bunu yapın ve sınavı geçin. Bu kadar basit.
Peki Ne Yapmamak Lazım
Bu sınavın bir taktiği var ve İngilizce bilmeden de bu sınavdan geçilebilir diyenlere inanmamakla başlayın işe. İngilizce bilmiyorsanız sınavdan geçemezsiniz. Bilmediğiniz bir konuda taktik almanın size bir faydası olmayacaktır. Ayrıca YDS ve YÖKDİL’de verilen taktiklerin hemen hepsi sınavın ilk otuz sorusunun üç ya da dört sorusu ile ilgili. Sınavda seksen soru var. Diğer sorularla ilgili ne yapmayı planlıyorsunuz?
Peki Kamp Hiç Mi Faydalı Olmaz?
Olur elbette. Halihazırda İngilizce biliyorsanız (B2 seviyedeyseniz) hedef puanınız çok yüksek değilse sınav öncesi güzel bir antrenman yapmış olursunuz. Ancak İngilizce seviyeniz A2 ya da B1 başlarında ise oturur eğitmenin soruları ne kadar da güzel çözdüğünü izler sınavdan da en fazla 30 alır yolunuza devam edersiniz. Ayrıca bu tür eğitimlere İngilizce seviyeleri birbirinden farklı yüzlerce öğrenci katılıyor. Siz eğitmene soru sorsanız o sizin sorunuzu gördüğünde en az üç soru daha ilerlemiş oluyorsunuz. Sonuç olarak bu tür eğitimlere katılabilirsiniz. Ama göreceğiniz fayda son derece sınırlı olacaktır.
Sonuç
Yabancı dil öğrenmek zaman ister. Bu zaman sizin motivasyonunuza, kapasitenize, iş yoğunluğunuza ve daha birçok faktöre bağlı olarak biraz uzar ya da kısalır. Bu süreyi radikal bir şekilde kısaltmak henüz bilimsel olarak mümkün değildir. Sınava hazırlanan adayların sınava hazırlanmak için yeterli zaman ayırmadığı ve kısa sürede bu sınavdan geçmeye çalıştığını görüyorum. Bunu da çok normal buluyorum. Normal bulmadığım sektörün adayların taleplerine ayak uydurmak için olmayacak vaatlerde bulunması. Bu durumda canı dört sene fakülte okumak istemeyene üç senelik bölüm mü açacağız? Bir hafta istirahat veren doktorla iki gün için pazarlığa mı oturacağız? Sonuç olarak talep ve beklentilerimiz bilime aykırı ise bilimi mi terk edeceğiz yoksa beklentilerimizi mi gözden geçirmemiz daha mantıklı olur? Vereceğiniz cevaba göre istediğiniz kampa katılabilirsiniz.